İman Atölyesi
Ruhsuz beden nasıl ölüyse, eylemsiz iman da ölüdür. (Yakup 2:26)
Kutsal Kitap'ın en sarsıcı ve en canlandırıcı ayetlerinden biriyle karşı karşıyayız. Elçi Yakup, bize imanın doğası üzerine düşünmemiz için güçlü bir benzetme sunar: Ruh olmadan bir bedenin cansız bir kabuktan ibaret olması gibi, eyleme dönüşmeyen bir iman da manevi olarak cansızdır.
Bizler, İsa Mesih'i arayarak yeniden ruhta doğduğumuza ve O'nun görkemli dirilişi ile bir gün dirilmeyi umut eden bir yolculukta ilerleyen bir topluluğuz. Bu yolculuğun kalbinde, sadece zihinsel bir kabulden ibaret olmayan, yaşayan, nefes alan ve hareket eden bir iman yatar. Amacımız, kelimelerin ötesine geçerek, bu dirilişin ve yaşayan imanın tükenmez sevincini herkesle paylaşmaktır.

Tanrı, her birimize o kadar derin bir değer verir ki, başımızdaki saçların tekini bile saymıştır; bu O'nun için ne kadar eşsiz ve önemli olduğumuzu gösterir.
"Ama sizin başınızdaki bütün saçlar bile sayılıdır." (Matta 10:30)
İnsanın kalbinde Tanrı'yı bulma ve O'nu tanıma yönünde derin bir özlem vardır; bu, aslında O'nun bizden hiç de uzak olmadığını ve bulunmak için bizi beklediğini keşfedeceğimiz bir arayıştır.
Tanrı’yı arasınlar ve el yordamıyla da olsa bulabilsinler diye böyle yaptı. Aslında O, hiçbirimizden uzak değildir." (Elçilerin İşleri 17:27)
Tanrı ile bir yaşam sürmek, O'nun varlığında bulunan ve dünyasal koşulların ötesine geçen tükenmez bir sevinç ve sonsuz bir mutlulukla dolup taşmaktır.
"Yaşam yolunu bana bildirirsin, huzurunda doyumsuz sevinç var, sağ elinden sürekli mutluluk eksilmez." (Mezmur 16:11)
İsa Mesih'i tanımak sonsuzluğu kavramaktır.
1 sa. 30 dk.